Türkistan’ın kalbinde yer alan Buhara, tarih boyunca büyük medeniyetlere ev sahipliği yapmış, İpek Yolu’nun en önemli duraklarından biri olmuştur. Muhteşem mimarisi, mistik atmosferi ve zengin kültürel mirasıyla ziyaretçilerini adeta bir zaman yolculuğuna çıkaran bu şehir, UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer almaktadır.
Eğer bir gün Özbekistan’ı keşfetmek isterseniz, Buhara’yı seyahat listenize mutlaka eklemelisiniz!
1. Buhara: Binlerce Yıllık Tarihe Tanıklık Eden Şehir
Buhara, yaklaşık 2500 yıllık bir geçmişe sahip olup, eski dönemlerden itibaren ticaretin, bilimin ve sanatın merkezi olmuştur. Zerdüşt inancına sahip Soğdlar tarafından kurulan şehir, sırasıyla Akhamenidler, Büyük İskender, Göktürkler, Samaniler, Gazneliler ve Timur İmparatorluğu gibi birçok büyük devletin yönetimi altına girmiştir. Özellikle 9. ve 10. yüzyıllarda Samaniler döneminde bilim ve kültür alanında zirveye ulaşmıştır. Ünlü bilim insanı İbn-i Sina’nın bir dönem burada yaşadığı ve eğitim aldığı bilinmektedir.
Buhara, aynı zamanda “İslam’ın Kubbesi” (Kubbetü’l-İslam) unvanına sahiptir. Orta Çağ boyunca şehre birçok medrese, cami ve türbe inşa edilerek İslam dünyasının önemli ilim merkezlerinden biri haline gelmiştir. Günümüzde bile Buhara, etkileyici mimarisi ve manevi atmosferiyle ziyaretçilerini büyülemeye devam ediyor.

2. Buhara’da Zaman Yolculuğu: Tarihi Yapılar ve Mimarisi
Buhara, geleneksel Türkistan mimarisinin en güzel örneklerini barındıran şehirlerden biridir. İşte bu muhteşem şehirde mutlaka görülmesi gereken yapılar:
• Po-i-Kalyan Kompleksi: 1127 yılında inşa edilen Kalyan Minaresi, Buhara’nın simgelerinden biridir. 47 metre yüksekliğindeki bu minare, Moğolların istilası sırasında bile yıkılmamış ve “Ölümsüz Minare” olarak anılmıştır. Kompleks içinde yer alan Kalyan Camii ve Mir-i Arab Medresesi de İslam mimarisinin şaheserlerindendir.
• Samanid Türbesi: 9. yüzyılda inşa edilen bu türbe, İslam dünyasındaki ilk anıtsal mezarlardan biri olarak kabul edilir. Tuğla işlemeleri ve geometrik desenleriyle dikkat çeken yapı, Buhara’nın en eski ve en önemli tarihi eserlerinden biridir.
• Labi Havuz: 17. yüzyılda yapılan bu tarihi havuz ve çevresindeki çayhaneler, Buhara’nın sosyal yaşamının merkezi konumundadır. Burada oturup çayınızı yudumlarken, tarihi atmosferin tadını çıkarabilirsiniz.
• Ark Kalesi: Buhara emirlerinin ikametgahı olan bu kale, şehrin en eski yapılarından biridir. Kalenin içinde bir cami, saray ve zindan bulunur. Buhara’nın tarihini anlamak isteyenler için mutlaka ziyaret edilmesi gereken bir yerdir.

3. Buhara’nın Gizemli Hikâyeleri ve Efsaneleri
Buhara’nın tarihi yapıları kadar ilginç efsaneleri de vardır. İşte şehrin mistik havasını yansıtan bazı hikâyeler:
• Kalyan Minaresi ve Cengiz Han: Rivayete göre, Moğol hükümdarı Cengiz Han Buhara’yı fethettiğinde Kalyan Minaresi’ni görmüş ve onun ihtişamından çok etkilenmiştir. Şehri yakıp yıkmasına rağmen, minareye dokunmamış ve onu ayakta bırakmıştır.
• Hoca Nasreddin’in Buhara Günleri: Ünlü halk filozofu Hoca Nasreddin’in bir dönem Buhara’da yaşadığı ve burada birçok fıkra anlattığı söylenir. Buhara’daki Labi Havuz bölgesinde Hoca Nasreddin’in eşeğiyle birlikte tasvir edildiği bir heykel bulunur.
• Sihirli Kuyular: Buhara’nın bazı eski kuyularının suyu, hastalara şifa verdiğine inanılır. Bu kuyuların suyu, yüzyıllar boyunca mistik törenlerde kullanılmış ve özel dualarla korunmuştur.
4. Buhara Mutfağı: Geleneksel Lezzetlerin Peşinde
Buhara mutfağı, Türkistan’ın en lezzetli yemeklerine ev sahipliği yapar. İşte şehirde tatmanız gereken bazı özel lezzetler:
• Buhara Pilavı (Osh): İçerisinde havuç, soğan, kuzu eti ve baharat bulunan bu pilav, Buhara’nın en ünlü yemeklerinden biridir. Özellikle düğün ve özel günlerde yapılan bu pilav, geleneksel usullerle pişirilir.
• Şaşlık Kebabı: Marine edilmiş kuzu veya dana etinden yapılan bu kebap, köz ateşinde pişirilir ve genellikle soğan ile servis edilir.
• Samsa: İçinde kıyma veya sebze bulunan, tandırda pişirilen bir çeşit hamur işidir. Buhara’daki fırınlarda bu lezzetli börekleri tatmadan dönmek olmaz!
• Navat: Buhara’ya özgü bir şekerleme türü olan Navat, çay ile birlikte tüketilir ve genellikle misafirlere ikram edilir.

5. Günümüzde Buhara: Kültür ve Turizm Cenneti
Bugün Buhara, tarihî dokusunu koruyarak modern dünyaya uyum sağlayan ender şehirlerden biridir. Özellikle İpek Yolu turizminin canlanmasıyla birlikte Buhara, her yıl binlerce turisti ağırlamaktadır. Şehirdeki geleneksel çarşılar, el dokuması halıları, antik takıları ve orijinal Buhara ipeğiyle ünlüdür.
Buhara’da yerel halkın misafirperverliği de dikkat çeker. Geleneksel evlerde konaklayabilir, çayhanelerde otantik bir deneyim yaşayabilir ve eski zamanların ruhunu hissedebilirsiniz. Ayrıca her yıl düzenlenen “İpek ve Baharat Festivali”, Buhara’nın kültürel mirasını kutlayan en önemli etkinliklerden biridir.